Sayfalar

23 Temmuz 2020 Perşembe

MASAL KAHRAMANLARIYLA TANIŞIKLIK




MASAL KAHRAMANLARI

          Aynı yaşamın içerisinde farklı düzlemlerde kollektif yaşarız hepimiz. Bu düzlemler farklı boyutlarda ev sahipliği yapar insanlara. İnsan olarak sorguladığımız yaşamda mineral, bitki, hayvan alemlerini tanırız, onlarla uyum içerisinde yaşamaya çalışırız. Peki ya diğerleri? Alt, üst ve orta dünyalar? Oralarda yaşayan diğer varlıklar? Biz onları da bir sınıfa yerleştirmişizdir: Olağanüstü Varlıklar! İşte masallar bu olağanüstü varlıkları anlattığımız, onları olağan hale dönüştürdüğümüz kapılardır.

        Masallar olağan dünyalar ile olağanüstü alemler arasında geçiş eşikleridir. Masala başladığımız anda periler, cinler, ejderhalar, devler, cüceler, kurda dönüşen insanlar gibi olağanüstü varlıkların hepsi meşru hale gelir. Masalı dinleyen kişi bize bunların gerçek olup olmadığını sormayacaktır. Masallar aleminde bu varlıklar rahatlıkla kabul görür.

       Yaşam içerisinde çoklu yaşamları bilen, evrensel yaşayan, farklı alemlere yolculuk yapan insanlar gittiği yerlerde tanıştığı olağanüstü varlıklarla sohbet eder, onlarla yolculuk yapar. Onlardan sihirli asa, pelerin, şapka gibi hediyeler alır. Ejderhaların, atların veya ateş kuşlarının sırtlarında uçar. Şekerden evlere, cücelere sığınır. Cadıların aynalarında belirir. Sonra geri gelir dünyasına. Hepimizin yaşadığı bu gerçeklik alemine. Yaptığı yolculuğu ve tanıştığı dostlarıyla anılarını bizlerle paylaşmak ister. İşte o anda başlar herşey. Yaşadıklarını kimseye anlatamayacağı için masal anlatmak zorunda kalır. Bir zamanlar… Bir kız varmış.. Kahramanın sihirli yolculuklarını tüm yalınlığıyla anlatır. Anlatırken gözleri parlar, kalbi yerinden çıkacak gibi olur heyecandan. Yaşamıştır çünkü!

Masal anlatıcısı bir karar vermelidir. Ya gerçeklik aleminde olağan dışı bir yolcu olacaktır. Ya da anlattığı masallara inanan bir masal anlatıcısı. Zaten başka da bir seçeneği yoktur. Olağanüstü alemde olağan kahraman olmaktır masal anlatıcısının kaderi. 

Son yıllarda masal anlatıcılığı üzerine çeşitli eğitimler aldım ve yüzlerce masal okudum. Anladım ki anlatım “mış gibi yapmak” değildir, yaşadığını anlatmaktır. Sahnede ejderhayı anlattığımda acaba ne zaman ağzımdan ateş çıkaracağımı merak eden izleyici varoluşumu ancak masal anlatıcısı olduğumda kabul edecektir. Masal anlatmak varlığımı yeniden yaratmaktır. Kendim olmaktır.

Masal kahramanlarıyla tanışmanız ve onlarla yoldaş olmanız dileğiyle...

FUNDA GÜR

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder