“Üst bilinç, hayal edebileceğinizden çok daha akıllı ve beceriklidir. Eğer bir
noktaya yönlendirilirse, asla cesaretsizliğe kapılmaz ve pes etmez çünkü
istenen amaca ulaşmak için on binlerce farklı yol olduğunu bilir. Eğer siz
kendi düşünceleriniz ve ön yargılarınız aracılığıyla üst bilince işini nasıl yapacağını söylerseniz, yalnızca onun
seçeneklerini sınırlandırmış ve büyüyü bozmuş olursunuz.” (Tibet’in Gençlik
Pınarı 1)
Genellikle biri gelip herhangi bir
konuda “…… ister misin” diye sorduğunda
“isterdim ama olmaz ki, çünkü….”
kalıbında yanıtlarız. Hayatta bir şeyler isteriz
ancak ‘ama’larımız ya da ‘çünkü’lerimiz bitmez. Aslında gerçekten istiyor muyuz
acaba? Bazen insanların istemeyi
akıllarından bile geçirmediklerini farkederim. Bir şeyler olsa mutlu olurlar
ama mutlu olacakları o şeyleri istemeyi
bugüne dek akıllarına getirmemişlerdir. İstemeye
hakları olup olmadığından, o şeye layık olup olmadıklarından emin değillerdir.
Zaten isteseler de olmaz, olsa da
kötü olur diye hiç boşuna isteyip hayal kırıklığına uğramamaya karar
verebilirler. Seçme şansları pek
olmamıştır belki de. Hep kendileriyle ilgili seçimleri onların adına başkaları yapmıştır. Onlar ise kendileri
adına yapılan seçimlere bazen
sevinirler bazen üzülürler. Oysa en başında seçme şansları olduğunu pek düşünmezler. Çocukken giyecekleri giysilerini anneleri
seçmiştir, okuyacakları kitapları babaları. Arkadaşları hayatına rastgele
gelmiştir, ya iyidirler ya da kötü. Sevgilisi kendisine teklif ederse mutlu
olacaktır teklif etmezse mutsuz. Hayatta genellikle pasif kalıp beklemeyi ve
birilerinin onun hayatına müdahale etmelerini izlemiştir. Hiç düşünmemiştir;
aslında hayatındaki insanların ve müdahalelerin ölçüsünü kendisinin belirleyebileceğini.
İsteklerde bulunmak aklına gelmemiştir ve kimse de aklına bunu getirmek
istememiştir, herkesin işine gelir çünkü pasif olması.
Hayatının merkezinde elinde sihirli asasını alıp dileklerini yıldızlara yazan dilek perilerine ne mutlu! Onlar
sıradan masallarda değiller, onlar
bizim masallarımızdalar. Hadi
tanışalım onlarla! Dileklerimizi
söyleyelim sanki her dileğimiz olabilecekmişçesine… Sonra uyanalım masalımızdan
ve bırakalım mutlu son kendini gerçekleştirsin. Bizim için hayırlı olan, bütün
sistem için de hayırlıysa neden olmasın ki! Olsun o halde, bütüne şifa olsun!
FUNDA GÜR
Çok yalın, anlaşılır ve farkındalık dolu bir yazı. Harika.
YanıtlaSilTeşekkür ederim, sevgilerimle
Sil