“Tüm
bilgiler insanlık tarihi kadar eskidir ve aslında hiçbiri sır değildir. Önceden
bilinmeyen yeni bir şey keşfettiğinizi düşündüğünüzde, büyük olasılıkla bu
yüzyıllardan beri mevcut bir bilgiydi. Yalnızca siz onu bilmiyordunuz çünkü onu
arayıp bulmak gibi bir çabanız olmamıştı.” (Tibet’in
Gençlik Pınarı)
Bugün
new age diye bir akım var ve bu akım
kadim bilgilerin günümüze uyarlanmış hali gibi. “Evrensel yaşam enerjisi” diye isimlendirilen onlarca öğreti mevcut.
Örneğin Usui Reiki öğretisi 20. Yüzyılda Japonya’da yaşayan Mikao Usui tarafından kurulmuş bir şifacılık öğretisidir. Bu bilgiye sahip
birçok kişi Reiki’nin bir Japon öğretisi olduğunu ve 20. yüzyıl itibariyle
ortaya çıkan moda bir alan olduğunu düşünüyor. Oysa şifacılık tarihi içerisinde tüm bilgiler bir bütüntür.
Şifacılığın kadim bir öğreti olduğunu,
unutulmuş öğretilerden gerekli olanların bazı insanlar tarafından hatırlanarak
günümüz insanlarıyla paylaşıldığını biliyoruz.
Geçmişte
şifacılık gizemler, mistik, ezoterik gibi adlar altında gizli olarak uygulanırdı ve birçok
değerli bilgi yalnızca kendisini öğrenmeyi haketmiş kişilerce evrene karıştı
gitti. Bugün biliyoruz ki evrende gizli bilgi yok. Artık kadim gizemli öğretilere ulaşmak için yeraltı okullarında veya inisiyasyon
mabedlerinde yıllarca denemelere maruz kalmaya gerek yok. Artık her insanın
bireysel olarak da ilerleyebileceği bireysel tekamül yolu miracı yükselmiş
üstadlara açık. Eğer bir alanda derinlemesine bir çalışma içerisine girerseniz
o alanda çalışmış ulu kimselerin kayıtlarına ulaşabilirsiniz. Ben birçok
şiirimi bilgisini henüz öğrenmeden sadece ilham yoluyla alırken bazen daha önce
kutsal metinlerde veya yüce kimselerin öğretilerinde aynı şiirlerin yazdığını
yıllar sonra öğrendim, utandım ama açıkçası çok da mutlu oldum.
Şifacılık tarihi ve şifa çemberi ilk insanlardan hatta Mu, Atlantis gibi kadim
kültürlerden şifacıları, Eski Mısır inisiyasyon mabedlerini, ezoterik
felsefe okullarını, Antik Yunan’daki Phytagoras
kardeşliğini, İskenderiye kütüphanesi
bilgilerini, cadı avı kurbanlarını, Tibet rahiplerini, Peygamberleri, Buda, Mevlana, Atatürk gibi insanlığa hizmete kendini adamış insanları, dünyanın
her yerindeki şaman şifacılarını, simyacıları, reiki şifacılarını, mitoloji
ve masal kahramanlarını, tüm
zamanları ve mekanları, tüm insanlığı kapsar.
Şifacılığın bütünsel bir alan olduğunu
ve evrensel sistemin bir parçası
olduğunu, hiyerarşik değil elele tutuşulan bir çember olduğunu bilerek bu
çemberde her biriminizin hakettiğimiz yeri alabilmemiz umuduyla!
FUNDA GÜR
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder