NLP NÖRO LİNGUİSTİK PROGRAMLAMA

NLP, üç kelimenin birleşiminden oluşmuştur ve anlamı da bu kelimelere yönelik sorularda yer alır: Nöroloji (Beynin ve düşüncenin mekanizması nasıl işler?), Linguistik (Dilimizi nasıl kullanırız ve bu kullanım bizi nasıl etkiler?), Programlama (Hedeflerimize ulaşmak için eylemlerimizi nasıl sıralarız?)

NLP’nin temel aldığı varsayımlar şunlardır:

·         İnsanlar, gerçeklere göre değil, kendi deneyimlerine göre tepkiler verirler.

·         Bir seçeneğinizin olması, hiçbir seçeneğinizin olmamasından her zaman daha iyidir.

·         İnsanlar, içinde bulundukları anda yapabilecekleri en iyi seçimi yaparlar.

·         İnsanlar, işlerini mükemmel bir şekilde yaparlar.

·         Her eylemin bir amacı vardır.

·         Her davranışın temelinde pozitif bir niyet yatar.

·         Bilinçaltı, bilinci dengeler ve bu, kötü bir şey değildir.

·         İletişim süreci, sadece söylemek istenilenleri değil, alınan tepkileri de içerir.

·       Ortaya koyabileceğiniz veya ihtiyaç duyduğunuz her türlü kaynak aslında sizde vardır veya isterseniz, onları yaratabilirsiniz.

·      Zihin ile beden, bütünsel bir sistemi meydana getirirler ve aynı kişinin iki farklı yüzü gibidirler.

· Bütün bilgiler, duyular aracılığıyla alınır ve yine onlar aracılığıyla değerlendirilirler.

·      Başarılı performansları ve uygulamaları modellemek, sizi daha mükemmel bir hale getirir.

·        Anlamak ve öğrenmek istiyorsanız, harekete geçin!

(Kaynak: NLP Çalışma Kitabı, Joseph O'connor)

FUNDA GÜR

EFT DUYGUSAL ÖZGÜRLEŞME TEKNİKLERİ

Parmak uçlarıyla, enerji beden üzerindeki meridyenlerde belirli noktalara vurarak yapılan iyileşme yöntemi “tapping” olarak isimlendirilir ve bu şekilde iyileşme işlemine de EFT (Duygusal Özgürleşme Teknikleri) ismi verilir.

EFT yönteminin öncelikli amacı fiziksel, enerjetik, duygusal, zihinsel bedenlerimizdeki tıkanıklıklarımızın enerji bedenimizde blokaj oluşturması nedeniyle tıkanmış olan enerjinin açılmasıdır. Blokaj açmak, şifacılığın etkin çalışmalarındandır. Tapping ile hafif vuruşlarla blokajlar açılabilir. Blokajlar geçmişten gelen kötü bir anı olabileceği gibi gelecekle ilgili bir endişe veya korku, kötü bir alışkanlık veya istenmeyen herhangi bir durum olabilir. Öncelikle blokajı tespit etmek, sonra dönüştürerek özgürleşmek gerekir. Belirlenmiş blokaj açılmadan yeni bir niyet çalışması yapmamak önemlidir.

Başın tepe noktası, kaşın başlangıç noktası, gözün ucu noktası, gözün altı, burnun altı, çene, köprücük kemiği, koltukaltı, karate vuruşu noktası gibi noktalar enerji bedendeki meridyenler üzerinde tapping yapılan noktalardır. Belirli bir konu seçip bu noktalar üzerinde sırayla ve akıcı olarak çalışmak gerekir.

       EFT vuruşları sırasında yüksek sesle konuşmak, öncelikle sorunu belirtip sonra çözüme doğu giden sırada cümleler kurmak gerekir. Bu cümleler plansız, spontane gelişmelidir. Genellikle işlem sırasında çözüm cümleleri de gelecektir.

         EFT, enerji egzersizleriyle, enerji masajıyla, çapalama tekniğiyle birleştirilebilir.

         Hepimize özgür bir enerji beden dilerim.

FUNDA GÜR

THETA HEALİNG

Theta Healing, beynimizin Teta frekansında çalışan, bilinçli ve bilinçdışı kodlarımızı dönüştüren bir şifacılık alanıdır.

Vianna Stibal, kendi rahatsızlığını iyileştirirken yaşadığı deneyimlerini DNA Aktivasyonu ile birleştirerek Orian Tekniğini oluşturmuş, zamanla bu tekniği geliştirerek Theta Healing tekniğinin kurucusu olmuştur.

Theta Healing birçok şifa alanında kullanılan şifacılık tekniklerini içermektedir. Birçok şifacılık alanı beynin Alfa frekansına yönelik çalışmalardan oluşurken, Theta Healing farklı olarak Teta frekansına yönelik çalışır ve bu frekansın bilinç ve bilinçaltı kodların dönüşümüne daha uygun olduğunu iddia eder.

Zihinsel bedenin fiziksel, enerji ve duygusal tüm bedenleri etkilediği ve onlardan etkilendiği esasından hareketle Theta Healing’de zihinsel beden şifalandırılarak fiziksel, enerji ve duygusal bedenlerdeki rahatsızlıklar iyileştirilir. “Sen ne düşünürsen o düşüncesin” ilkesi Theta Healing’in anahtar cümlesidir.

Tüm inanç sistemlerine uygun olarak çalışılan Theta Healing’de taç çakradan yukarıya yönelerek Yaratıcı ile iletişim kurulur ve Yaratıcı ile işbirliği içerisinde çalışılır.

Meditasyonlar, Olumlama cümleleri, negatif kodların pozitife dönüştürülmesi, zihnimizdeki kodların bilinçaltına uygun köklerden seçilmesi, emir kipleri kullanımı Theta Healing’in başlıca uygulamalarıdır.

Eğer şifa bir değişim içeriyorsa ve olumsuz bir durumun yerine olumlu bir durum yerleştirilerek değişiklik ileri yönlü yapılıyorsa bu şifacılıkta “dönüşüm” olarak adlandırılır. Zihinsel bedene yönelik şifa çalışmaları bizi iyileştirirken aynı zamanda dönüştürmektedir. Biz tırtıldan kelebeğe dönüşür gibi dönüşürken her kanat çırptığımızda kelebek etkisine maruz kalan tüm varlık alemleri bizimle birlikte dönüşür.

Kelebek etkisiyle, tüm varlıklara sevgiden geldiklerini hatırlatabilmemiz ümidiyle.

FUNDA GÜR

HO'OPONOPONO

Ho’oponopono sözcüğü “hatalı olanı düzeltmek, doğru haline getirmek” anlamına gelir.

            Hawaili bir şaman olan Morrnah Sinemona tarafından ortaya çıkartılan bir öğreti olduğu için Ho’oponopono’nun Hawaili şifacıların sırrı olduğu söylenir.

           
            Ho’oponopono’nun temel ilkeleri şunlardır:

1. ·         Fiziksel gerçekliği yaratan düşüncelerimdir.
2. ·         Eğer düşüncelerim hatalıysa, yanlış bir fiziksel gerçeklik yaratırlar.
3. ·         Eğer düşüncelerim kusursuzsa, sevgi dolu bir fiziksel gerçeklik yaratırlar.
4. ·         Her şey içeridedir. Her şey zihnimde düşünce olarak vardır.
5. ·         Fiziksel evrenim her nasılsa, onun yaratıcısı olan benim ve eğer ben düşüncelerimi düzeltirsem, gerçekliğimi değiştirebilirim.

Ho’oponopono öğretisine göre kişiliğimiz dört unsurdan oluşur ve benliğin bu farklı bölümleri arasındaki ilişkilerin geliştirilmesi yönünde çalışılmalıdır:

1. ·         Bilinçaltı; Çocuk; Unihipili
2. ·         Bilinç; Anne; Uhane
3. ·         Üst Bilinç; Baba; Aumakua
4. ·         Tanrı; İlahi Zeka; İçimizdeki Tanrı

Ho’oponopono öğretisinde dört anahtar cümle kullanılır:

1. ·         Özür dilerim
2. ·         Beni affet.
3. ·         Teşekkür ederim.
4. ·         Seni seviyorum.

 Ho’oponopono öğretisinin kadim köklerimizi şifalandırması dileğiyle.

FUNDA GÜR

GERÇEKTEN YAŞAMAK

“İnsan, para kazanmak uğruna sağlığını heba eder.

Sonra sağlığını tekrar kazansın diye çuvalla para harcar.

Artık geleceği konusunda o kadar büyük endişeleri vardır ki hayatın tadını çıkaramaz.

Sonuç itibariyle,
hiç ölmeyecekmiş gibi yaşayıp 
hiçbir zaman gerçekten yaşamadan göçüp gider."

(Dalai Lama)

REİKİ

      

      “Rei” ve “ki” kelimelerinden oluşan “reiki”, “evrensel yaşam enerjisi” anlamında kullanılan, Japonca bir kelimedir.

            Reiki, bedenimizdeki ve hayatımızdaki birçok alan üzerinde iyileştirici etki sağlayan diğer şifa çalışmalarını tamamlayıcı bir şifacılık alanıdır. Burada tamamlayıcı şifayı açıklamak isterim: Reiki tıbbi anlamda bir tedavi veya terapi yöntemi değildir, bu yöntemde ilaç kullanılmaz. Reikinin herhangi bir tıbbi tedavinin yerine geçme iddiasında olmadığı gibi reiki uygulayıcısı da kesinlikle bir hekim olma iddiasında değildir. Bunun için de reiki hakkında “alternatif tıp” terimi kullanılmaz, onun yerine “tamamlayıcı ya da bütünleyici şifa” denilebilir.

            Usui Reiki, Kundalini Reiki, Kristal Reiki gibi çeşitli reiki yöntemleri uygulanmakta olup temel olan yöntem 20. yy. da Japon rahip Mikao Usui tarafından yapılan şifacılık tarihi araştırmaları ve yaşadığı bir inziva deneyimi sonucunda oluşturulan Usui Reiki’dir. Asıl kökenleri Buda’ya, Hz. İsa’ya, Tibetli Rahiplere, Eski Mısırlılara dayanan reikinin Mikao Usui ile insanlığa hatırlatıldığı kabul edilir.

            “El verme, inisiyasyon, uyumlama” isimleri verilen bir yöntemle şifa verme yetkisi bulunan bir reiki master tarafından reiki uygulayıcısı adayına evrensel yaşam enerjisini kullanabilme yetkisi verilir. Bu işlemden sonra uygulayıcı ellerinde hissettiği reiki enerjisiyle iyileşmeye başlayarak zamanla şifacı olacaktır. El verme sistemi olmadan da tüm insanların ellerinde çeşitli enerji akışları mevcuttur ancak bu enerjiler reiki değildir. Reiki enerjisi kendiliğinden oluşmaz, mutlaka elden ele aktarılarak verilir. Bu enerji aktarımı da çeşitli derecelerde gerçekleşir. Şifa uygulayan kişi kendi enerjisinden kaybetmez, evrensel yaşam enerjisini kullandığı için bir kanal veya köprü görevi görür. Uyumlanmadan kullanılmaya çalışılan enerjide ise kişi kendi enerjisinden tüketebilmektedir. Bu nedenle uzman denetiminde olmadan çalışılmasını kesinlikle önermiyorum.

            Geleneksel şifacılık yöntemlerinde olduğu gibi reikide de 3 genel aşama mevcuttur. İlk aşamada kişi kendisini tanımaya ve anlamaya başlar. Fiziksel ve enerji bedenini, çakra sistemini öğrenip kendisini şifalandırır. Eşyalarını, evini, bitkileri, yiyecekleri, hayvanları, insanları fiziksel ve enerjetik boyutta şifalandırmayı öğrenir. İkinci aşamada artık şifacı ünvanı alınır ve sembollerle, olumlama cümleleriyle şifa yapılmaya başlanır. Burada gölgelerimizle yüzleşmek, korunmak, negatif anılarımızdan ve negatif insanlardan özgürleşmek adına büyük adımlar atarız. Çevremizdekilerin hayatımıza neden gelip gittiklerini ve bizdeki hangi kimliğe karşılık geldiklerini farkettiğimiz aşama olan ikinci aşama kişinin yaşı ölçüsünde oldukça uzun sürebilir. Üçüncü aşama hayatın bütünü içerisindeki yerimizi, yaşam amacımızı farkettiğimiz, bütünsel bir bilinç geliştirdiğimiz, geleceğimizi yazıp şekillendirdiğimiz aşamadır. Bu aşamadan sonra isteyenler sadece kendi hayatları üzerinde çalışmaya devam ederken isteyenler de başka insanların da kendilerini dönüştürmelerine vesile olarak öğretmenliğe yönelebilirler. Reikiye her başlayan şifacı veya öğretmen olmak zorunda değildir, her şeyden önce kişinin kendi üzerinde çalışıp dönüşmesi esastır.

    Fiziksel, enerjetik, duygusal, zihinsel bedenlerimizde; geçmiş, şimdi, gelecek zamanlarımızda; eşya, bitki, hayvan, insan gibi tüm varlıklarda; olaylarda, evlerimizde, ilişkilerimizde çalışma imkanı sağlayan reiki bütünsel bir şifa alanıdır. Bu nedenle biz çalışmalarda sık sık “BÜTÜNE ŞİFA OLSUN!” tabirini kullanırız.

         Başka insanlarla yapılan çalışmalarda veya başka insanların enerji alanlarını etkileyen çalışmalarda izin istemek, çalışmanın öncesinde ve sonrasında teşekkür etmek, çalışmanın sebep ve sonuçlarının herkesin iyiliği için yapılması titizlikle üzerinde durulması gereken konulardır.

        Evrensel Yasalar ile uyumlu olmak, saygı ve sevgi içerisinde bulunmak temel olmakla birlikte özellikle belirlenmiş reiki kuralları da mevcuttur. Reiki Yaşam Kuralları: Özellikle bugün öfkelenme. Özellikle bugün endişelenme. Sonsuz bereket için şükran duy. Ekmeğini dürüstçe kazan. Komşularına dostça davran.

       Reiki kapısı size açıldığında enerjisi sizinle uyumlu bir öğretmen de gelip sizi bulacaktır. Öğrenci hazır olduğunda biz öğretmenler görevlendiriliriz. Öğretmen ve öğrenci arasındaki uyum çok önemlidir. Öğretmen seçiminde öğretmenin ünlü hatta deneyimli olmasından ziyade sizinle benzer özellikler taşıması, tüm yaşamınızı görmesine izin verebileceğiniz, birlikte yol almak isteyebileceğiniz kişi olmasını tavsiye ederim. Ben bazen öğrencilerimi kendim seçerim, bazen bana gelen öğrencilere bir yere kadar eşlik ederim, bazen enerjisi daha uygun birine yönlendiririm, bazı öğrencilerim de var ki onlar sonsuza kadar benimle elele yol alacak, hamd olsun. İzmir'de yaşıyorsanız birlikte çalışabiliriz.

         Hayatımda birçok konuda öğretmenlik yaptım ama reiki öğretmenliği benim için her zaman çok özel olmuştur. Bu alanda yol açan tüm hocalarıma ve öğrencilerime çok teşekkür ederim. Görünen ve görünmeyen, bilinen ve bilinmeyen, duyulan ve duyulmayan tüm evrensel sisteme sonsuz teşekkürlerimle. Yolumuz açık olsun. SEVGİ ve IŞIK olsun. Tüm öğretilerin ışığında hayatımızda AHENK olsun.

FUNDA GÜR

DÖRT EVRENSEL ŞİFA MERHEMİ

“Bir çok şamanik toplumda, umutsuzluk, ruhsuzluk, moralsizlik veya depresyon şikayetiyle Şaman'a geldiğinizde, size şu dört soruyu sorar;

-Dans etmeyi ne zaman bıraktın? 

-Şarkı söylemeyi ne zaman bıraktın? 

-Masal, hikaye dinlemeyi ve onlardan etkilenmeyi ne zaman bıraktın? 

-Sessizliğin tatlı topraklarında huzur aramayı ne zaman bıraktın?

Biz dans etmeyi, şarkı söylemeyi, hikayelerden büyülenmeyi veya sessizlikte huzur aramayı bıraktığımızda, ruhumuzun bir parçasını kaybettiğimiz bir deneyim yaşamışız demektir.

Dans etme, şarkı söyleme, hikaye anlatma ve sessizlik, dört evrensel şifa merhemidir.”

( The Four-Fold Way, Angeles Arrien )